YDS Kelime Listesi (Önemli Kelimeler İçerir – 339 Kelime ve Anlamı)

YDS Kelimeleri;


Kelime Anlamı
absence yokluk
accomplish baÅŸarmak
afflict acı vermek
alliance ittifak, anlaÅŸma
alter deÄŸiÅŸtirmek
arable ekilebilir, tarıma elverişli
array of bir dizi …
attendant görevli
bare yalın, sade, çıplak
bargaining görüşme, pazarlık
broad geniÅŸ
boundary sınır
chief baş, ana, en önemli
collective ortak
combat mücadele etmek
cultivation ekip biçme, toprağı işleme
defeat yenmek, engellemek
define tanımlamak, belirlemek
delight zevk / hoÅŸnut etmek
depiction tanımlama
deplete tüketmek
diminish azaltmak, azaltmak
dispute tartışma, münakaşa
distinguish ayırt etmek
diversity çeşitlilik, farklılık
endeavour çalışmak, çabalamak
enquiry araştırma, soruşturma
expose göstermek, ortaya çıkarmak
exposed to maruz kalmak
fatigue yorgunluk
feed beslemek
funeral cenaze
generosity cömertlik
genuinely gerçekten
gradually yavaÅŸ yavaÅŸ, dereceli olarak
grain tahıl
imprecise kesin olmayan
investing in yatırım yapmak
legislate yasamak, kanun yapmak
leisure boÅŸ vakit
livestock çiftlik hayvanları
loyalty bağlılık, vefa
miserable sefil, çaresiz
misery mutsuzluk, sefalet
mutual karşılıklı
necessary gerekli
occupational meslekle ilgili
occupy iÅŸgal etmek
particularly özellikle
privilege ayrıcalık, imtiyaz
reinforce takviye etmek, destelemek
shelter barınak, sığınak
slenderness narinlik, incelik
slope eÄŸim, eÄŸimli olmak
splendid görkemli ,muhteşem
starve açlık çekmek
strike etkilemek, çarpmak
subside azalmak, dinmek
synonymous eşanlamlı
the former önceki
the latter sonraki, ikinci
tremendous çok büyük, muazzam
undergo uÄŸramak, katlanmak
unify birleÅŸtirmek
unsuited uygun olmayan, elveriÅŸsiz
vanity kibir, gurur
wipe out yok etmek, silip süpürmek
accelerate hızlandırmak, çabuklaştırmak
account for açıklamak, nedenini açıklamak / oluşturmak
allocation atama, tahsisat
aspect açı, yön, bakış
assassination suikast
assurance güvence, teminat
catch up with e yetiÅŸmek
commonly çoğunlukla, ortak olarak, genellikle
compel zorlamak, mecbur etmek
compound birleÅŸtirmek, birleÅŸik, bileÅŸim
consequently sonuç olarak
crop ürün, ekin
currency para birimi
account deficit hesap açığı
discrimination ayrım
distort saptırmak, çarpıtmak, bozmak
enterprise teşebbüs, girişim
enthusiasm ÅŸevk, istek, heves
equity öz kaynak / tarafsızlık, eşitlik
escalate yükselmek, artmak
establishment kurum, kuruluÅŸ
extension uzantma, ilave, ek
favourable olumlu, uygun
favour desteklemek
feat başarı, ustalık
gap boÅŸluk
hamper engellemek
implication anlam, kinaye
incline eÄŸimli olmak, eÄŸim
insulation izolasyon, yalıtım
labour işçi
leather deri
lift off kalkmak, havalanmak
lunar aya ait
manifest belirtmek, göstermek
miracle mucize
ordinance yönetmelik, kural
overvalued deÄŸerinden fazla
perpetually sürekli olarak, daima
persist in ısrar etmek
plunge hızla düşmek, dalmak
policy ilke
pole kutup
poverty fakirlik
predecessor önceki, ata
probe araştırma
prospect ihtimal
pursue izlemek, takip etmek
rank sıralama  yapmak
recovery iyileşmek, eskiye dönmek
relatively nisbeten, oranla
reliance on e güvenmek
respond cevap vermek
responsive duyarlı
sacrifice kurban(victim)
scarce az, nadir
scheme plan, proje
seize ele almak, zapetmek
sensible mantıklı, makul
shut off kapatmak, kesmek
shuttle mekik
spring up türemek,
squeez sıkışmış
steady sabit, düzenli
stock markets borsa
stride uzun adımlarla yürümek
strove çabalamak
struggle çabalamak
stunning şaşırtıcı, hayret verici
supplement eklemek, ilave, ek
survey araştırma, anket
take up (zaman,yer)almak, kaplamak
tendency eÄŸilim
thrive gelişmek, büyümek
trait özellik
undistorted bozulmamış
valley vadi
vast çok geniş, çok büyük
versus karşı, aleyhinde
wage maaÅŸ
weak zayıf, güçsüz
weaken zayıflatmak
yield clues ipucu vermek
consult danışmak, başvurmak
likelihood olasılık, ihtimal
anticipate tahmin etmek, beklemek
reckon saymak, farzetmek
I reckon that in my opinion— bence, bana göre
abruptly aniden
absorb emmek, içine çekmek
adapt to e adapte olmak, e uymak
aggressive saldırgan
appreciate taktir etmek
attitude tavır, davranış
broadcast yayınlamak
catastrophe felaket
challenge mücadele, zorluk
chase kovalamak, takip etmek – pursue
cite belirtmek
common in yaygın olan
concept kavram
conclude sonuçlandırmak, bitirmek
constraint kısıtlama
consumption tüketim
contradict ile çelişmek, ters düşmek
convenient uygun, elveriÅŸli
devastate yıkmak, harab etmek
devise tasarlamak
district bölge, mahalle
engage in ile meÅŸgul olmak
essence öz, esas
exposure maruz kalma, maruz bırakma
fairly oldukça
familiarity with aşinalık
fed on ile beslemke
fit into e uyum saÄŸlamak
gain kazanmak
inherent doğasında bulunan
insist upon ısrar etmek
integrate into bütünleştirmek
invention icat, buluÅŸ
limited by ile sınırlı
overlaid ile kaplı
prejudice ön yargı
preview ön izleme
primitive ilkel
rely on e güvenmek
rest on e dayanmak
retail perakende
revise gözden geçirmek
sceptical şüpheli
specialized uzmanlaşmış
strain gerginlik
suspicion şüphe
tend to e eÄŸilimli olmak
vigour güç, kuvvet
virtually hemen hemen, neredeyse
console avutmak
put forward ortaya koymak, öne çıkarmak
turn down reddetmek, ters çevirmek
preside başkanlık etmek, yönetmek
cheer up neÅŸelendirmek
come along birlikte gelmek
abundant bol, berekentli
account for oluşturmak, açıklamak
accuse of suçlu
adolescent yetiÅŸkin
associate with ile iliÅŸkili olmak
attorney avukat
blast out patlamak
bury gömmek
cheat dolandırmak, aldatmak
cluster küme, gurup
commoplace sıradan
congregation bir araya getirmek
corporate ortak,
countless sayısız
custom gelenek, görenek
deceiving aldatıcı, yanıltıcı
deliver teslim etmek, iletmek
delusive aldatıcı, gerçek dışı
diagnosis teÅŸhis
distribution dağıtım
edge kıyı, köşe
enable mümkün kılmak
entertain eÄŸlendirmek
entire bütün
erode aşındırmak
erupt patlamak, püskürmek
excitement heyecan
extend uzatmak, yaymak
habit alışkanlık
harass taciz etmek, rahatsız etmek
expend tüketmek
expense gider, masraf
headquarter karargah, merkez
imperfection kusurlu olma
lead to neden olmak, yol açmak
lead to liderlik etmek, yol göstermek
merely sadece, yanlızca
prompt e zorlamak
property mal, mülk
publicity tannıtma / şan şöhret, bilinme
pursuit takip, kovalama / iÅŸ, uÄŸraÅŸ
reign hükümdarlık etmek, saltanat
retard geciktirmek, hızını kesmek
rigid sert, katı, sağlam
rough pürüzlü, eğri
sane aklı başında
settle down e yerleÅŸmek
shareholder hissedarlar
smooth pürüzsüz
straightforward apaçık, basit, kolay
subtle göze çarpmayan, ince, zor
tackle ile uÄŸraÅŸmak
take part in e katılmak
thanks to sayesinde
tiny küçük
to the fore öne çıkmak
tomb anıt, mezar
trace takip etmek, izlemek
trap tuzak, kapan
treatise tez
ultimately sonunda, en sonunda, nihayet
uniformity tekdüzelik, ayni olma
utterly tamamen
vary değişiklik göstermek
worship ibadet
access eriÅŸebilmek, girebilmek
akin to e benzer
appeal başvurmak / ilgisini çekmek
awareness farkındalık
boast övünmek
boom arttırmak
bright parlak, zeki
brink of nın eşiğinde
brutal zalim, acımasız
cherish sevmek, bağrına basmak
comparatively nispeten, orantılı olarak
countryside kırsal kesim
dare to cesaret etmek
deal with ile uÄŸraÅŸmak
dilemma ikilem, çelişki
disposal yok etme
donor verici, veren kimse
encounter karşılaştırmak
enlightenment aydınlatma, bilgilendirme
erect dikmek, inÅŸa etmek
exceed aÅŸmak
frontier sınır
frustrate hayal kırıklığına uğratmak
generate üretmek
gloomy karamsar, kasvetli
gravity yerçekimi / ciddiyet, ağırbaşlılık
guest misafir
henceforth bundan sonra
imprision hapsetmek
ingrain kökleşmiş
inspire ilham almak
line up hazırlamak, planlamak
literacy okur yazarlık
make end meet iki yakayı bir araya getirmek
merge birleÅŸtirmek
modest mütevazi
morally ahlaki olarak
narrow dar
native yerli
obtain elde etmek
overlook bir şeye yüksekten bakmak / gözardı etmek, önemsememek
perception algı, algılama
proceed ilerlemek
process süreç
profound derin – ly derinden
rational rasyonel, mantıklı, makul
recession durgunluk, gerileme, düşüş
refuse reddetmek, ters çevirmek
sage bilge
sample örnek, numune
schedule plan, program
set down belirlemek, kararlaştırmak
spiritual ruhsal – spirit: ruh
stem from den gelmek, den ileri gelmek
superior to üstün olmak
tentative geçici, deneysel
treasury hazine
trigger tetiklemek, arttırmak
unavaliable bulunmayan
unrest huzursuzluk
unspoiled bozulmamış
utility faydalı kullanmak
wavelength frekans

Sence Hangi Kadro? Fenerbahce11.com

add


Warning: Use of undefined constant rand - assumed 'rand' (this will throw an Error in a future version of PHP) in /home/sentence/sinavingilizce.com/wp-content/themes/ribbon/single.php on line 40

Warning: count(): Parameter must be an array or an object that implements Countable in /home/sentence/sinavingilizce.com/wp-includes/class-wp-comment-query.php on line 405

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *